KURTULUŞ SAVAŞINDA ATATÜRK VE SİLAH ARKADAŞLARI

                Mustafa Kemal Paşa’nın  Samsun’a çıkarken iki önemli şeye ihtiyacı bulunmaktadır. Bunlardan birincisi; Askeri destek olup, bunu Ali Fuat Paşa ve Kazım Karabekir Paşa sağlayacaktır. İkinci destek ise;  “Siyasi ve İdari destektir. İşte bunu da Hüseyin Rauf Bey sağlamaktadır. Zira, o tarihte Hamidiye Kahramanı ve eski Bahriye Nazırı olarak, gerek Çerkesler ve gerekse tüm ülkede Hüseyin Rauf Orbay, Mustafa Kemal’den daha çok tanınmaktadır. Bu husus, Erzurum Kongresi’nde açık olarak görülecektir. Abazaların Çince Ailesinden Mehmet Muzaffer Paşa’nın oğlu ve son görevi Bahriye Nazırlığı olan Hüseyin Rauf Orbay, Mustafa Kemal Paşa’yı yolcu ettikten sonra, İstanbul’daki güvenilir hemşerileriyle bir bir görüşerek, amaçlarını onlara anlatmış ve Anadolu mücadelesine katılmaya çağırmıştır. Kunduk Bekir Sami Bey, Zaraho Albay Bekir Sami Bey, Yenibahçeli Ahmet Şükrü Oğuz, Kuşçubaşı Eşref Sencer, Meker Aziz Bey, Met Cunatıko İzzet (Yusuf izzet Paşa) Karzeg Salih Paşa, Mareşal Tuga Fuat Paşa, ön görüşmeyi yaptığı Kafkas kökenli insanlardan bazılarıdır. Bu görüşmeler sırasında Teşkilat-ı Mahsusa’nın son başkanı Kuşçubaşı Eşref Sencer Bey, Enver Paşa’nın talimatı gereği daha önce Salihli’deki çiftliğinin mahzeninde depolanan silah, cephane ve paraların; örgütlenmede kullanılmasını Rauf Bey’e önermiş ve kardeşi Ahmet Kuşçubaşı’na verilmek üzere bir de mektup vermiştir. Son kabinenin Deniz İşleri Bakanı ve İttihatçı olması nedeniyle İngilizler tarafından izlenmekte olan Rauf Bey, İstanbul’daki temaslarını tamamladığı sırada, Mustafa Kemal Paşa’nın da salimen Samsun’a ulaştığı haberini alınca,  (8 Mayıs 1919) tarihinde askerlik mesleğinden istifa etmiştir.

                22 Mayıs 1919 tarihinde:

               –  Eski Mutasarrıf, Milletvekili Abaza İbrahim Süreyya Yiğit,

              –  Deniz Binbaşısı ve eniştesi Şapsığ Aziz Bey,

             –  Dağıstan kökenli Yüzbaşı Osman Nuri Tufan, yanında olduğu halde kıyafet değiştirerek, Bandırma’ya hareket etmiştir.

                Çerkes kökenli insanların yoğun bulunduğu Marmara Bölgesine Komutan olarak, Yusuf İzzet Paşa ve Bekir Sami Bey’lerin atanmış olmasının olumlu etkisinin yanında, gerilla savaşlarındaki maharetini kısa sürede ispatlayan Etem Bey’in çağrılarına uyarak, yurdun her tarafından Kafkas kökenli komutan ve gönüllüler bu bölgeye koşmuşlardır. Altmışbirinci Tümen Komutanı Kazım Özalp Paşa’nın da gayretleri sonucunda Yunanlıların önünde bir savunma hattında tamamı Kafkas kökenli olan müfreze komutanları ve emirlerindeki Kafkas gönüllüleri yer almışlardır. Bu konuda Yunan cephe komutanının, kendi üst komutanlarına yazmış olduğu raporda yer almış olan şu satırlar, oldukça anlamlı ve manidardır. “…Balkan savaşında Hamidiye korsan gemisiyle tanıdığımız eski Bahriye Nazırı Hüseyin Rauf Bey’in, kendisi gibi Çerkes olup, Maiyetinde yetişmiş olan Çerkes Etem Bey’in, başına geçmiş olduğu ve Anadolunu dört bir yanından koşup gelen ve sayıları 4-5 bin kişiyi bulan Çerkesler, Akhisar – Salihli arasında kuvvetli bir savunma hattı kurmuşlardır.Gün geçtikçe kuvvetlenen direnişin kırılabilmesi için çok acele  t a k v i y e  k u v v  e t  g ön d e r i l m e s i …”

             İzmir’in işgalinden sonra oluşturulan savunma cephesinde oldukça etkin olan Kafkas Yurtseverleri düzenli ordu kurulması ile ilgili çalışmaların tamamlanması aşamasına kadar yaklaşık 17-18 ay bu cephede ve iç isyanlarda başarılı hizmetler vermişlerir.  Kaynak : Nart Ajans Takvimi

5 Yorum

şirin kızMayıs 16th, 2011 14:47

ödevime çok yardımcı oldunuz
çok sağolun, böyle şeyler yazmaya kesinlikle devam edin.

şirin kızMayıs 16th, 2011 14:48

sizi çok takdir ediyorum
çok güzel şeyler yazmışsınız

Ahmet TurgayAralık 10th, 2013 15:46

Sizi gerçekten takdir ediyorum.Resim çok güzel.Ancak sadece isimler olsa da olurdu.
Yine de teşekkürler

K Atatürk.Mart 12th, 2014 16:56

gerçekten çok sağolun sizi tebrik ve takdir ediyorum

galatasaraylıKasım 1st, 2014 15:29

çok yardımcı oldunuz sağolun

Yorum Yapın

Mesajınız